Son yazımdan sonra bir şeyi anladım, ne kadar çok sevenim varmış.
"Hocam, durumunu merak ediyoruz, neredesin, yanına gelelim hizmet edelim "diye arayan arayana...
Merak edenlere buradan açıklama yapıyorum; Beni dağdan indirdiler, Van Gölü kıyısında bir köye getirdiler. Yükseklik çarptı ya, "Karyola bile olsa sakın yükseğe çıkarmayın, yer yatağı serin, oraya yatırın "dedim.
Aman Tatvan tarafına, Nemrut Dağına doğru çevirmeyin, Adilcevaz yönüne Süphan Dağı'na karşı yatırın diye de sıkı sıkı tembihledim.
Niçin diye sordular, hayatta başıma ne geldiyse Nemrut' tan geldi, artık ona arkamı döneceğim, Nemrut'a yüz çevireceğim, bundan sonra yüzümü hep Süphan Dağına çevirip "Süphanallah"virdine ( zikir)devam edeceğim dedim. Gelmek isteyenlere de işte konum ( tarif)atıyorum.
Bitlis'ten Van Gölüne doğru yola çıkacaklar. Tatvan'ı geçip, Gevaş' a doğru toprak yoldan yalı yalı( kıyı kıyı) ilerleyecekler, arkalarını Nemrut'a, yüzlerini Süphan'a dönecekler, tam orada kaldığım şirin köyü görecekler.
Yine de bulamazlarsa önce ellerindeki haritaya, sonra da koyduğum fotoğraflara bakacaklar.
Yaklaşınca da sesime gelecekler;
"İsmi süphan virdin mi var, Bencileyin derdin mi var" diye birisi yanık, yanık Yunus Emre okuyorsa işte o benim.
Eğer dostlarım gelene kadar ben iyileşip kalkıp gitmişsem bilsinler ki, tesbihatta Elhamdülillah zikriyle yola koyuldum ve Allahuekber Dağları taraflarına geçtim.
Orada hangi tesbihatı yapacağım dersiniz?
Bilenler yanıma gelebilir.
Sarıkamış taraflarında Dağlara doğru "Tekbir" diye bağırsınlar, bakalım karşıdan ne ses gelecek?
https://www.facebook.com/A.HalukDursun/posts/1777276835662231