Restorasyon nedeniyle, dört yıl kapalı kalan Eyüp Sultan Türbesi'nin açılış hazırlıkları tamamlanmış, bütün detaylar gözden geçirilmişti. Daha doğrusu biz öyle zannetmiştik.
Türbe'nin içini baştan aşağı gözden geçirdik. Kutsal Emanetler'den Kadem-i Şerif ve Sakal-ı Şerif yerine konmuş; türbeye vakfedilmiş hat şaheseri levhalar duvarlara asılmış; sanduka puşideleri örtülmüş; gümüş şebeke temizlenmiş; salavat getirecek hafızlar ve Kur'an-ı Kerim okuyacak hocalar belirlenmişti.Sözüm ona, hiçbir ayrıntı atlanmamıştı.
Doğru, ayrıntıları atlamamıştık; ama, çok önemli ve esaslı bir konuyu unutuvermişiz.Tarihi Türbe'nin kapılarındaki "Yâ Fettah"lar kaybolmuş.Sadece bir kapıda kalmış, o kapı da arka tarafta.
Cumhurbaşkanımızın açacağı kapıda tokmaklı "Yâ Fettah" yoktu.Gel çık işin içinden.
Açılış merasimine çok az bir süre kalmışken imalât yapmanın mümkünâtı yoktu.Kul sıkışmayınca Hızır yetişmezmiş derler...
Hızır nerede, nasıl yetişecek! Cevabı belli: Ayasofya.Hızır makamı da Ayasofya'da, "Yâ Fettah"lar da Ayasofya'da...Ayasofya kapılarındaki son "Yâ Fettah"ları ben yaptırmıştım. Bir tanesini de teberrüken müdüriyet kapısına asmış, hayrülhalefim Hayrullah Cengiz'e emanet etmiştim.Hemen, Ayasofya Müzesi Müdürü Hayrullah Cengiz'i arayıp "Kapıdaki 'Yâ Fettah'ı al da gel." dedik.Sağolsun "Yâ Fettah"ı kopardı, koptu, geldi; Hızır gibi yetişti. "Yâ Fettah", Eyüp Sultan Türbesi'ne takıldı.
Gönül rahatlığıyla Cumhurbaşkanımızı karşıladık. Yolda tarihi alan ile ilgili bilgiler verdik, kapıdaki "Yâ Fettah"ı hatırlattık. Ve o da konuşmasında, avludaki Osmanlı'nın sembolü çınarlardan bahsetti. Hem de ananeye uygun olarak kapıdaki tokmağı "Yâ Fettah" diyerek açıp, Türbe'ye girdi.
İçeride, sandukanın başında ilk İhlas'ı Zülgaip Akkuş, ilk Yasin Suresi'ni ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan okudu.
İşte "Yâ Fettah"ın sırrı.
Daha başka şeyler de var; ama, onlar da bizim aramızda sır...